21 Haziran 2010 Pazartesi

Sıkıntı



Bazen kendimi çok fazla sıkmış buluyorum. Farkında olmadan.. Düşünmemeye çok kolay odaklayabiliyorum kendimi.. O an hiçbir şey geçmeyebiliyor zihnimden..işte ben sonsuza dek kendimi o derece soyutlamak istiyorum herşeyden.. İnsanlara birşeyler yansıtmamaya çalışmaktan yoruldum.. "Hasta" kelimesini çıkarmak istiyorum sözlüğümden.. 3 aydır hastanelerde bulunmaktan psikolojim alt üst olmuş durumda çünkü.. Radyoterapideydik.. 13 gündür.. onbeşer dakikalık seanslar.. kurulmuş saat gibi. 15:00'da hastaneye giriş. -3 kata iniş. bekleme odasındaki kanserli hastaları selamlayıp önlüğü giyiş. sıranın gelmesini beklerken 10 günün sonunda artık arkadaş olduğunuz yaşları 35-60 arası hastalar. sıra gelene dek onların yaşadıklarını dinlemek. kemoterapide yaşadıklarını dinlemek.. ameliyatlarını dinlemek.. sıranın gelmesi.. radyoterapi odasında ışın almak. sonrasındaki mide bulantıları. hep gözlerinin içine bakmak. acaba acı çekiyor mu?  radyoterapinin son günü.. bekleme odasında bi biz bir de beş gündür denk geldiğimiz Oya Hanım var... hastamız radyoterapi odasından çıkmasını bekliyoruz.. Oya Hanım derin bir nefesin ardından pff sesi ile birlikte hayata gözlerini yumuyor. başı düşüyor..doktorlar koşturuyor. yere uzatıyorlar bir sürü cihaz geliyor müdahele için. ama geri döndüremiyorlar maalesef..Oya Hanım yumurtalık kanseriymiş.. 2 kez ameliyat 30 seans radyoterapi.. 7 kez ise kemoterapi almış. saçları yok. kaşları yok. eli yüzü bembeyaz. ilaçlara ve hastalıklara dayanamıyor...

Artık ölümü düşünmüyorum. Nasıl öleceğimi düşünüyorum sadece..Sadece böyle bi hastalıkla ölmek istemediğimi biliyorum.. istemek pek bişey ifade etmiyor elbette..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder